BlogKişisel Gelişim & Verimlilik

Sizi İçten İçe Yıkan 7 Sahte Arkadaş Tipi

Bob Dylan’ın en unutulmaz şarkılarından biri olan “Positively 4th Street” şu ölümsüz sözlerle başlar;

“Arkadaşım olduğunu söylemek için çok yüzsüzlüğün var.” Şarkı, sahte arkadaşına karşı bir atıfta bulunmadır ve ben bunu ilk duyduğumda, donakaldım. Özünde şarkıyla bağlantılı tanıdık bir duyguyla kalakaldım.

Hepimiz, hayatımızda kendilerini arkadaş olarak tanıtan insanlarla çoğu kez karşılaşıyoruz. Onlara güvenmeye, onlarla zaman geçirmeye başlıyoruz ancak bir süre sonra, gerçek yüzleri kendilerini sebepsiz yere gösteriyor.

 Onlar, size kötü davranmış, ihtiyacınız olduğunda sizi görmezden gelmiş veya kendi çıkarları doğrultusunda sizi bir maşa olarak kullanmış olabilirler.

Bu gibi insanları ayırt etmek, onları ve onların niyetlerini anlamak zor olabilir. Fakat 7 belirgin kategoriye dağılma eğilimi gösterirler.

İLTİFATÇI / HOVARDA

Övülmeyi sevmek insan doğasının bir parçasıdır ve dolayısıyla bize iltifat eden insanları çoğunlukla severiz. İltifat edene gözlerinizi dört açın, çünkü onlar bu gerçeği biliyorlar. İltifat eden kişi size yaklaşmak için övgü ve takdir yağdırır. Sizin, onların neden bu kadar size çabuk yaklaşmak istemelerini sorgulamanız gerekir, bu onların özgüven sahibi olduğunu ve gerçekten mükemmel ve nazik bir insan olduğu anlamına gelebilir ama sizden arkadaşlığınız değil, çok daha farklı bir şey istedikleri anlamına da gelebilir. (İltifat eden kişi karşı cinsse tetikte olun.) Neyse ki, iltifatçıyı belirlemek kolaydır çünkü aşırı arkadaş canlılıkları kendilerini kolayca ele verir.

MANİPÜLATÖR

Manipülatör en tehlikeli sahte arkadaş çeşidinden biri olabilir çünkü onları ayırt etmek çoğunlukla en zorudur. Manipülatör, sadece sizin takdirinizi ve güveninizi kazandığında güç kazanır, ki bu nokta onların aldatıcılığının oyuna girdiği zamandır. İyi bir arkadaş, gerçek bir arkadaş, her zaman düşüncelerinizi ve hislerinizi hesaba katar; manipülatör arkadaşın bunları göz önünde bulundurmak için hiçbir sebebi yoktur çünkü onlara göre siz sadece istediklerini almak için oynatabileceğiniz bir satranç parçasısınızdır. Onlardan istediklerini elde edince etrafınızda olmalarını beklemeyin. Onlardan ne olursa olsun uzak durun.

SOSYETE DÜŞKÜNÜ

Sosyete düşkünleri, arkadaşlarını diğerlerinin pahalı kıyafet ve onları iyi gösteren şeyler olan eşyaları gördükleri gibi görürler. Sürekli olarak, ilişki kurdukları şeyleri akıllarında yargılarlar ve sosyal statü merdivenini çıktıkça, size artık ihtiyaçları olmadıklarını hissettikleri an sizi bırakmaya hazırdırlar. Manipülatörler gibi, sizinle sadece onlara uygunsanız ilişki kurarlar ve sizin hislerinize ya da isteklerinize karşı çok az hassasiyet gösterirler.

FOTOKOPİ MAKİNESİ

Fotokopi makinesi; manipülatör, iltifatçı ve sosyete düşkünlerinin kurnaz ve hilekâr olduğu yerde arkadaştan çok hayrandır. Fotokopi makineleri, kendi kişilik veya karakterlerini sizinkini taklit etmek için değiştirmeye veya bırakmaya dünden razıdırlar.  Taklit için nihai hedefleri net değildir ama muhtemelen onlara göre sizin kişiliğinizin bir bölümünde onların istediği bir şeyler vardır. İyi arkadaşlarla, birbirinize meydan okuma, gelişme ve birbiriniz hakkında daha fazla şey öğrenme olasılığınız vardır. Fotokopi makineleriyle, siz sadece çarpık bir ayna yansımasıyla uğraşırsınız.

DÜZENBAZ

Düzenbaz, Bob Dylan’ın “Positively 4th Street” ‘de üzerine şarkı söylediği arkadaş gibidir. Onlar sadece işlerine gelirse arkadaş gibi davranan kişilerdir. Arkadaş canlısı olabilirler, hatta onlarla takılmak eğlenceli olabilir. Ama onlarda sadakat diye bir şey yoktur ve aynı yönde arkadaşınızmış gibi davranırlar, aynı zamanda arkadaşlığınızın onları kötü etkileyeceğini düşünürlerse arkadaş değilmişsiniz gibi davranmaktan da mutluluk duyarlar.

Çoğu zaman düzenbazlar asla geri ödenmeyecek borçların ve geri verilmemiş ödünç eşyaların içinde gösterirler kendilerini. Listedeki diğer sahte arkadaşlar gibi, sizin düşüncelerinizi ve hislerinizi fazla düşünmezler çünkü bunların onlar için önemi yoktur.

Gerçek arkadaşlar iyi zamanda olduğu kadar kötü zamanda da sizinledir. Düzenbaz, işler zorlaştığında asla ortaya çıkmaz.

ALDATICI

Bu listedeki her girişin aksine, aldatan arkadaş bir zamanlar gerçekten de arkadaşınız olmuş olabilir. Onlar için önemli olmuş olabilirsiniz ve onlar sizin için değerli olmuş olabilir. Hatta bunların hepsi gizlice değiştiğinde bile siz hala onların arkadaşınız olduğunu düşünebilirsiniz. Aldatan arkadaş, size ve sizin güveninize ihanet edecek gizli bir şeyler yaptığında sizin yanınızda kalan ve arkadaş gibi davranan insandır. Bu aldatma daha çok sizin partnerinizle olan gizli romantik veya cinsel ilişkisi biçiminde karşınıza çıkar. Üzücü bir şekilde, aldatan arkadaş kendilerini sizin güveninizi alt üst ettiklerinde belli ederler ve o zamana kadar gerçek arkadaş gibi görünürler.

REKABETÇİ

Rekabetçi tüm sahte arkadaşların en az fark edilebilenidir. Maalesef, onlar bayağı yaygınlardır.

Sizin hiç bir şeyden veya birinden bahsettiğinizde hemen odak noktası haline gelecek bir şeyler söyleyen arkadaşınız oldu mu? O zaman bu, rekabetçi arkadaşın ta kendisidir.

Yaptığınız her başarı onlara göre salt kutlanması gereken bir şey değil, bir meydan okumadır. Siz bir televizyon alırsanız onlar daha büyüğünü alırlar, siz yeni bir hobi edinirseniz onlar da sizden daha iyi olma niyetiyle o hobiye başlarlar. Daha da kötüsü sizi yenemezlerse, o zaman tüm keyfinizi bozarlar ve sonunda arkadaşlığınızı bitirip düşmanınız haline gelirler. Başından beri, onlar asla arkadaşınız olmamışlardır.

SAHTE ARKADAŞI BELİRLEMENİN TEK BİR YOLU YOKTUR AMA ENİNDE SONUNDA OLAY BU ŞEYLERE ÇIKAR.

Onların sizinle olan etkileşiminde bir gariplik var mı veya onlarla zaman geçirdikten sonra daha mı kötü hissediyorsunuz? Bunlar iki önemli tehlike işaretidir ve sizin sosyal çevrenizin sahte bir arkadaş tarafından ele geçirildiğinin çok da güzel bir kanıtı olabilir.

GERÇEK VE SAHTE ARKADAŞLARINIZIN SİZE NASIL DAVRANDIĞINI KARŞILAŞTIRAN BİR LİSTE YAPIN. FARK AŞİKAR OLACAKTIR.

Önemli bir şekilde, eğer onlarla uğraşması zorsa ve gerçekte sizle zaman geçirmek için bir ilgileri yoksa, o halde onlara istediklerini verin ve aranıza mesafe koyun. Size saygı duymayan veya sizin için zamanı olmayan bir insana saygı duymanın bir anlamı yok.

Bu durumda ilk iç güdünüz daha fazla iletişim kurmaya çalışmak olabilir ama bu sizi daha fazla istenmeme ve sevilmeme duygusunda bırakabilir. Kendi kişisel ve duygusal ihtiyaçlarınıza her zaman öncelik verin.

KENDİNİZE BU İNSANIN BİR ZORBA OLUP OLMADIĞINI SORUN.

Bunu anlamak  açık ve net olmayabilir ama siz acı çekerken onun şefkat eksikliği bir gösterge olabilir. Çoğu zaman sahte arkadaşlar, özellikle manipülatör arkadaşlar sizden istediklerini almak için duygusal şantaj kullanırlar. Bu tuzağa düşmeyin.

Ve işte zor kısım.

KENDİNİZE ONLARIN ARKADAŞLIKLARININ NE İFADE ETTİĞİNİ SORUN.

Hayatınızda çoğu zaman insanlarla takılmanın ve zaman geçirmenin gerçekten bir nedeni olmadığını fark etmiş olabilirsiniz. Belki de onlarla tamamen alışkanlığın verdiği bir dürtüyle zaman geçiriyorsunuzdur. Bu da benzer bir durum.

Gerçekten onlarla zaman geçirmekten zevk alıp almadığınızı düşünmelisiniz. Ya da onların sizi kırıp kırmadıklarını veya üzüp üzmediklerini.

EĞER HALA ONLARLA ARKADAŞ OLMAK İSTİYORSANIZ, O ZAMAN İKİ SEÇENEĞİNİZ VAR.

Onları, nasıl davranacakları ve ilerleyecekleri bilgisiyle rahat olabileceğiniz bir mesafede tutun. Alternatif olarak, onlara nasıl hissettiğinizi ve sizi kırma eşiğinde olduklarını veya arkadaşlığınızı kesebileceğinizi anlatın. Bunun onları kendi olumsuz davranışları hakkında daha bilinçli olmalarını sağlaması veya zamanla gerçek bir arkadaşa dönüştürmesi gibi bir ihtimal vardır ancak bu ihtimale çok bel bağlamamalısınız.

Arkadaşlıkların doğal bir gelgiti olduğunu bilmek önemlidir. Gerçek arkadaşlarınız bile bir gün arkadaşınız olmayı bırakabilirler. İnsanlar doğal olarak uzaklaşırlar ve daha fazla iletişim kurulmayana dek uzaklaşmaya devam ederler. Eğer onlarla daha fazla arkadaş olmayı istemiyorsanız, o zaman nihayetinde onlarla arkadaş olmaya çalışmayı bırakmanız gerekiyor. Eninde sonunda onlar mesajı alacaklardır.

 

Aysu Begüm Karagöl

Proje Yönetimi Okulu Blog Yazarı


İlgili Makaleler


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Başa dön tuşu