İlham Veren En Başarılı 10 Sosyal Girişimci
Geçmişte, birçok girişimci sahip olduğu varlıkların büyük bir bölümünü özel sektörde değerlendirmeyi ve hayatlarının geri kalanını birer hayırsever olarak tamamlamayı tercih etmekteydi. Fakat günümüzde, girişimcileri sahip oldukları işletmeler aracılığıyla çok daha farklı konularda özellikle sosyal sorunlar üzerinde farkındalık yaratırken görmekteyiz.
Küreselleşmenin artmasıyla beraber kamu kurumları ve sosyal kuruluşlarla iç içe geçen yeni işletme modelleri ortaya çıkmaya başladı. Bugün, kar amacı gütmeyen kuruluş ve işletmelerin yeni nesil sosyal girişimciler tarafından kontrol edilebilen karma iş modellerinin oluşturulması adına bir araya geldiğini söylemek oldukça mümkün. Bahsi geçen işletme ve kuruluşların liderleri ise toplumda ihtiyaç arz eden sosyal sorunlarla başarılı bir şekilde başa çıkarken diğer yandan da kendi hissedarları için kaçınılmaz fırsat kapıları aralamaktadırlar.
Bu karma iş modellerinin oluşumu sırasında; bilinçli tüketicilik, etki yatırımı, kurumsal-sosyal sorumluluk programları gibi ahlaki uygulamaların sıkça vurgulanmasının, birazdan bahsedeceğimiz 10 başarılı sosyal girişimcinin isimlerinin duyurulmasında büyük rol üstlendiğinin de unutmadan altını çizmek gerekir.
Bill Drayton
Sayın Drayton, içinde bulunduğumuz zamanın ‘öncü’ sosyal girişimcilerinden biri olarak kabul edilmektedir. Kendisi 1980 yılında küresel çapta sosyal girimcileri bulmak ve onları desteklemek adına çok yönlü bir yaklaşıma sahip olan “Ashoka: Innovators for the Public” (Kamuoyunun Yenilikçileri) adlı platformu kurmuştur. Drayton aynı zamanda ‘Get America Working!’ ve ‘Youth Venture’ gibi kar amacı gütmeyen ulusal organizasyonların yönetim kurulu başkanlığını yapmaktadır.
Rachel Brathen
Yoga Kız, Brathen’in New York Times da en çok satan kitabı ve aynı zamanda 2.1 milyon takipçiye ulaşan Instagram hesabı için kullandığı isim. Rachel, bir yandan takipçileriyle yeni yoga pozları ve ipuçları paylaşırken diğer yandan da yoga hocalarının iyileşmeye ihtiyacı olan kitlelerle çevrimiçi olarak bağlantı kurmasını hedefliyor.
Aslında Rachel: ‘Eğer sosyal medyayı sosyal bir amaç haline getirebilirsek ne olur?’ sorusuna cevap arıyor, diyebiliriz. Sayın Brathen aynı zamanda ‘oneoeight.tv’ isimli online stüdyosunda takipçilerine sağlık, yoga ve meditasyon gibi bir çok çevrimiçi hizmet sunuyor. Bunun yanı sıra ‘109 World’ adıyla yaratmış olduğu, gıda güvenliğinden cinsiyet eşitsizliğine kadar sekiz acil küresel problemi çözmeyi ve sosyal farkındalığı artırmayı amaçladığı bir site işletmektedir.
Shiza Shahid
Malala Fonu’nun kurucuğu ortağı ve dünya çapındaki temsilcisi olan Shahid, 2014 yılında Nobel Barış Ödülü’nün en genç kazananı ünvanını taşıyan Malala Yousafzai’nin iş-akış yönetimini sağlamaktadır. Ayrıca, tıpkı Malala gibi, kendisi de Pakistan doğumludur.
İlk olarak 2009 yılında Malala ile iletişime geçerek kendisi ve Pakistanlı kızlar için bir kamp organizasyonun da çalışmak istediğini belirtmişti. 2012 yılında, Taliban tarafından kız çocuklarının eğitimine destek olması sebebiyle hedef gösterildikten ve hatta vurulduktan sonra da Malala’nın yanına taşınmıştır.
Malala’nın toplumsal cinsiyet ve eğitim üzerine düzenlediği kampanyaları devam ettirme arzusundan esinlenen Shahid, bu konularda gerçekleştirilen kampanyaların stratejilerini belirlemek adına Malala’ya çeşitli yardımlarda bulunmuştur. Kısa bir süre sonra, Standford Üniversitesinden mezun olmuş ve günümüzde adını fazlasıyla duyduğumuz kadınların ve kız çocuklarının eğitime erişiminin yaygınlaştırılmasını amaç edinen Malala Fonu’nun kurulmasına öncülük etmiştir.
Blake Mycoskie
2006 yılında Arjantin’e yaptığı bir gezinti sonrası, Mycoskie TOMS Shoes’un kuruculuğunu üstlenmiş ve şirkete 300,000 dolar değerinde yatırımda bulunmuştur. TOMS satılan her bir çift ayakkabı için bağış yapma sözü vermiş ve bu sözünü ‘One For One’ kampanyası üzerinden su tedariği sağlama, görüş bozukluklarının tedavisi, doğum, zorbalığını önlenmesi gibi girişimlerini desteklemek adına genişleterek devam ettirmiştir.
TOMS markası aracılığıyla, Myscoskie küresel yoksulluk ve sağlık gibi önemli konular hakkında farkındalık yaratmıştır. 10 Eylül 2018 itibariyle, şirket gelişmekte olan ülkelere 70milyon çift ayakkabı ve 335.000 haftadan fazla güvenli su sağlamıştır. Ayrıca TOMS gözlük programı sayesinde, Mycoskie 600.000’den fazla kişiye reçeteli gözlük veya ameliyat imkanları tanıyarak görme bozukluklarının tedavisine yardımcı olmuştur.
Scott Harrison
Harrison, New York’taki lüks hayatını geride bırakarak Batı Afrika kıyılarına yönelmiş, Mercy Ships adında bir hastane yardım kuruluşunda gönüllü olmak için kolları sıvamıştır. Aslında bu yolculuk hayatının dönüm noktasıydı denilebilir. Çünkü sevgili Harrison, 2006 yılında dünyanın 26 ülkesinde güvenli içme suyu sağlayan ve kar amacı gütmeyen bir hayırseverlik kurumu kurdu. 10 Eylül 2018 itibariyle organizyon, gelişmekte olan ülkeler bazında yaklaşık 28.389 proje gerçekleştirdi. Sadece 2014 yılında, su tedariği için bile toplanan bütçe 43.4 milyon dolara ulaşmıştır.
Muhammad Yunus
Profesör Yunus, 1983 yılında kurulan Grameen Bankası’nın ana taşlarını oluşturan mikrofinans ve mikrokredilerin gün yüzüne çıkmasıyla tanınmaktadır. Yunus, köylüleri yoksulluktan kurtaracak fonları güçlendirmek için güven ve dayanışma ilkelerinin benimsendiği Grameen Bankası’nı kurarak 2006 yılında Nobel Ödülü’ne layık görülmüştür. Grameen Bankası’nın verilerine göre 2017 Aralık ayı itibariyle 8.93 milyon borçlunun %97’si, kredilerini yine %97 oranında faiz oranıyla geri ödeyen kadınlardan oluşmaktadır. Bu durum diğer geleneksel bankacılık sistemlerinden daha yüksek bir iyileşme oranını içerir. Bunun yanısıra değerli Profesör, 2009 yılında ABD Başkanlık Özgürlük Madalyası ve 2010 yılında Kongre Altın Madalyası gibi uluslararası ödüllere layık görülmüştür.
Jeffrey Hollender
Hollender, doğal ürünler için tanınır bir şirket olan Seventh Generation’ın kurucu ortağı ve eski icra kurulu başkanı olarak bilinmektedir. Jeffrey, Seventh Generation’ın CEO’luk görevini bıraktıktan sonra, bütün enerjisini adalet ve eşitlik adına diğer aktivist girişimlerde tam gaz kullanmaya başladığını söylemiştir. Şu anda kurumsal sosyal sorumluluk alanlarında oldukça tanınan bir lider, danışman, yazar, konuşmacı ve aktivistir. Ayrıca “How to Make the World a Better Place’’ isimli kitabı da dahil olmak üzere toplamda yedi kitap kaleme almıştır. Hollander, Hollender Sustainable markalarının kurucu ortağı ve CEO’su aynı zamanda bu markaların bir kolu olan Sustain Condoms’un Sustain’deki kurucusu ortağıdır. Bunun yanısıra New York Üniversitesi’nde yardımcı profesör, Amerikan Sürdürülebilir İş Konseyi’nin kurucu ortağı ve yönetim kurulu başkanı aynı zamanda Greenpeace USA, Health Care Without Harm ve işçi hakları organizasyonları dahil olmak üzere diğer çeşitli kuruluşların yönetim kurulu bünyesinde yer almaktadır.
Xavier Helgesen / Christopher “Kreece” Fuchs / Jeff Kurtzman
Dünya çapında okuryazarlığın artmasına yatırım yapan B-Corp isimli çevrimiçi bir kitapçı olarak tanımlayabileceğimiz Better World Books’un kurucu ortakları bu listede olmayı fazlasıyla hak ediyor. Kurucular ilk olarak, kullanılmayan kitapları toplayarak internet üzerinden satmaya başladıkları Notre Dame Üniversitesi’nde bir araya geldiler. Ayrıca Xavier, şebeke dışı dünyada kalan evlere yenilenebilir enerji sağlayan Off Grid Electric firmasının CEO’su ve kurucu ortağıdır. Öte yandan Jeff, Nepal’den başlayarak Amerika’ya el yapımı aksesuarlar dağıtan Aid Through Trade şirketinde CEO olarak görev yapmaktadır. CrunchBase’in raporlarına göre, Jeff şirketin satışlardaki yaklaşık %110’luk bir büyüme başarısından sorumluydu. Ayrıca, ilerleyen zamanlarda Jeff giderek gelişmek de olan dünya adına düşük maliyetli, az bakım gerektiren kuluçka makineleri sunan ve kar amacı gütmeyen Operasyon Kuluçka Merkezi’ni kurdu.
Mark Koska
Koska, tıbbi araçları yeniden tasalayarak, yetersiz bir şekilde finanse edilen kliniklerde kullanılmak üzere tek kullanımlık, ucuz şırıngaları tanıtmıştır. Aslına bakarsanız bu yenilik, kanla bulaşan hastalıkların bulaşmasına karşı koruma sağlayan fazla kullanışlı bir icat. Koska, 2006 yılında SafePoint Trust’ı kurarak 40 ülkede Auto-Disable şırıngaları ile yaklaşık 4 milyar güvenli enjeksiyon sağladı. Bunun yanısıra, Schwab Vakfı, 2015 yılında dünya sağlık sorunlarına öncülük eden çözümlerinde dolayı Koska’yı Yılın Sosyal Girişimcileri listesine kaydetmiştir. Dünya Sağlık Örgütü, 2015 yılının Şubat ayında güvenli enjeksiyonlara ilişkin küresel bir politika yayınlamıştır. (Daha fazlası için Mark’ın Şırıngayı Yeniden İcat Etmek için 1.3 Milyon Sebep başlıklı TED konuşmasını izleyebilirsiniz )
Sanjit “Bunker” Roy
Bunker Roy, Hindistan’da günde 1 doların altında yaşayan birçok Kızılderili ile karşılaştırıldığında ayrıcalıklı bir yetişme sürecine sahipti. Roy, kırsal köylerden bazılarını ziyaret ederken ülkesindeki sosyal-ekonomik eşitsizlikleri iyileştirmenin bir yolunu bulmaya karar verdi. Bu amaçla 1972’de yoksullar için Barefoot College’ı kurdu. Kendi tanımına göre Barefoot College’i öğretmenin öğrenci ve öğrencinin de öğretmen olduğu tek eğitim yuvası..
Üçlü Alt Çizgi
Bahsi geçen 10 ilham verici sosyal girişimci, şirketlerini hem kar elde etmek hem de dünyanın en dişli sorunlarını iyileştirmek için kullanmaktadırlar. Bir yenilik yaratmak bir çok farklı biçimler de vücut bulabilir. Bu durum içgörülü fikirlerle birleştiğinde küresel çapta sorunların hafifletilmesi için harika sonuçlar doğurabilir. Sosyal girişimciler, üçlü alt çizgiler aracılığıyla, yani üç bölümden oluşan sosyal, çevresel ve finansal çerçeveler ile performanslarını daha geniş bir perspektiften değerlendirerek karma işletmelerin kurulması adına daha az yol kat etmektedirler.
Bonus;
William Kamkwamba
Malaviyen yenilikçi, mühendis ve yazar. William Kamkwamba 14 yaşında kendi rüzgar türbinini kurma kararı ile yola çıktığında bütün çevresi ona düşüncelerinden dolayı şaşkın gözlerle bakıyordu. Açlık yüzünden okulu bırakmak zorunda kaldığınız bir hayat hayal edin. Malavi, açlık ve kıtlık yüzünden paramparça olmuş bir haldeydi. Kendisi o dönemleri şöyle anlatıyor;
Denersem yapabilirim, düşüncesiyle yola çıktığımda henüz 14 yaşındaydım. Yaşadığımız bölgedeki kıtlık artık dayanılmaz olmuştu ve etrafımdaki insanlar teker teker ölüyordu. Buna bir son vermeli, en azından denemeliydim. Çevremdeki insanların, hatta ailemin bile bana deli gözüyle bakmasını hiç umursamadan sadece amacıma odaklandım. Ve başardım da!” William Kamkwamba,
İşte bu kararlı ve kendine güvenen duruşuyla Kamkwamba, çevreden toplayabildiği bisiklet döküntüleri, boru parçaları, traktör artıklarıyla bir türbin tasarlamış, enerjiyi elektrik enerjisine çevirirerek insanların hem elektriğe hem de temiz suya ulaşmasına olanak sağlamıştır.
Beste Cicioğlu
Proje Yönetimi Okulu Blog Yazarı